Gazeteci Şehit ve Gaziler

29.01.2024
DENİZ BÜSTANİ
2016-2018 yılı arasında Suriye'de muhabirlik yaptım. 2018 yılı sonrası Arap, Rus, İran, Suriye ve Türkiye'de aktif olan çeşitli haber siteleri, gazete ve Televizyonlarda Ortadoğu hakkında siyasi analizler yaptım(yapıyorum) ve çeşitli makalelerim yayınlandı.

Gazeteci Şehit Ve Gaziler

Şehit; vatanı, ailesi veya işini yaptığı sırada hayatını kaybetmiş kişiye verilen
sıfattır ve özellikle doğu toplumlarında ayrıcalıklı kutsal bir yeri vardır. Gazi ise
yine aynı amaçlar için savaşmış, genelde bedeni zarar görmüş ama hayatını
idame ettiren kişiye denir.

Gazeteci ise ailesi, vatanı için toplumsal olay ve olguları topluma en doğru
şekilde aktaran kişidir. Bu tanıma baktığımızda gazetecilik mesleğinin ne derece
kutsal olduğunu anlayabiliriz. Gazeteciliğin söz konusu kutsallığı bu mesleği icra
eden kişiye dokunulmazlık tanımıştır. Dokunulmazlığın amacı ise gazetecinin
topluma en doğru bilgileri bağımsız şekilde aktarabilmesi içindir.
Bahsettiğimiz ayrıcalıklar gazetecilere tanınmış olsa da dünyanın farklı
noktalarında gazetecilere karşı bu mesleği icra edildiği bölge ve rejimlere göre
farklılık göstermektedir. Toplumu bilgilendirmekle görevli olan gazeteci kimi
zaman kapitalist sistemin etkisiyle propaganda yapan kişiye dönüşürken kimi
zaman da baskıcı rejimlerin etkisiyle militan görevini üstlenebiliyor.
Maddi sıkıntı veya güvenlik ihtiyacı, söz konusu görevi yerine layıkıyla yerine
getirememenin en büyük gerekçeleridir. Gazeteciliğin zorluğunu buraya kadar
özetlemeye çalıştık ve bu mesleğin ancak yürekten yapılabilmesi halinde icra
edilebileceğini de ima ettik.

Peki bu tür gazeteciler var mı? Yani bu mesleğin etik değerlerini bütün
zorluklara rağmen önemseyen ve disiplinli şekilde icra edenler var mıdır?
Tarihten örnek verecek olursak, başta Türk Gazetecilerimiz olmak üzere birçok
gazeteciyi anabiliriz. Örnek vermeden devam edeceğim zira günümüzde de bu
etik değerlere bağlı kalarak canı pahasına doğru bilgileri dünyaya duyurmaya
çalışan gazeteciler var.

Bu gazeteciler İsrail’in Filistin’de uyguladığı bütün baskıya rağmen İsrail’in
Filistinlilere yaşattığı vahşeti dünyaya duyurmaya çalışıyor. Peki bu mesleği icra
edenlerin akıbeti ne mi oluyor?
Bu yazıyı kaleme aldığım 2 Aralık 2023 tarihine kadar İsrail tam tamına 67
meslektaşımızı maalesef katletti. Kimisi yaptığı canlı yayından 5 dakika sonra,
kimisi ailesine iyi olduğunu aktardıktan hemen sonra…
Bu gazetecilerin öldürülme nedeni saldırı altında olan Milletlerinin acılarını
dünyaya duyurarak, işgal edilmesi hedeflenen topraklarını koruyabilecekleri bir

çözümün bulunmasını talep etmeleriydi. Bu talepler uluslararası hukuka uygun,
kişilerin eylemi ise gazeteciliğin etik değerlerine bağlı eylemlerdi. Buna rağmen
katledildiler.

Gazetecilik dünyada saygın bir meslekti. Bizim coğrafyamızda da gazetecinin
ayrı bir yeri vardı. Toplumların mesleğe duyduğu saygı resmi ve gayri resmi
silahlı örgütlerin bile saygı duymasını sağlamıştır. Öyle ki gazeteci “Güvenilir
İnsan” olarak tarif edilmiş ve savaş alanlarında bile kendilerine zarar gelmemesi
için “Press” yazılı çelik yelek ve kasklar üretilmiştir.

2010 yılına kadar söz konusu saygınlık ve değer meslektaşlarımıza verilse de
özellikle “Arap Baharı” adı verilen Arapların ve Ortadoğu’nun adeta Kışı olan
olayların başlamasıyla türeyen uluslararası terör örgütleri Gazeteci katletmeyi
adeta hobi haline getirdiler. Katliamlar arttıkça söz konusu ölümler
sıradanlaştırıldı.

2023 yılının son günlerini yaşadığımız bu günlerde ise artık terör örgütleri değil,
dünyanın tanıdığı ülkeler alenen onlarca gazeteciyi katledebiliyor. Bu duruma
da üzülmenin ötesinde kimsenin sesi çıkmıyor. İsrail Devleti’nin bu faaliyetleri
sıradanlaştırılırsa korkarım gazetecilik mesleği yakın zamanda yok olacak ve
kamu çıkarlarını savunacak kimse kalmadığı için de kamusal düzenin bozulması,
dolaysıyla barış ortamlarının olması bir hayalden ibaret olacaktır. Hatta
hayalinin bile kurulamayacağı bir duruma gelinmesi de uzak olmayacaktır.
Bu uğurda katledilen meslektaşlarımıza şehit derken, “Gazi gazeteciler de yaralı
kurtulanlar mı?” diye sorabilirsiniz.

Bu sorunun cevabı; Görev sırasında bedenen yaralanmış gazeteci Gazi’dir. Fakat esas Gazi
Gazeteciler; bu mesleği icra edenleri tehdit edenlere karşı istemesine rağmen
organize olamayan, etkili şekilde itiraz edemeyen/etmeyen, etik değerler
uğruna işsizliği göze alıp, toplumu bilinçlendirme yollarını bulamayan ve sesini
duyuramayanlar olduğunu düşünüyorum. Söz konusu durumlarda şahsımızdan
ziyade iyi-kötü yaşayan gazetecilik mesleği Gazi’dir ve bu mesleğin ölmemesi
için uluslararası bir direnç gösterilmesi elzemdir.

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.